4 Ağustos 2013 Pazar

2.etap bitti

                Adana'dan Mersin'e doğru yola çıktığımda saat 8'di. Dedim gidene kadar yanacağız. Ancak her benzinlikte kendimi ıslatıp yola devam ettim; tamam dedim geldim.Yol boyunca karşıma ilginç bisikletliler çıktı; onları videoya alarak devam ettim :D
              Mersin girişine kadar geldim. Eniştemin evine giderken hop lastik patladı! Bu turdaki ilk patlama gerçekleşti. Eve varmama da az kaldı dedim. Şişireyim bu hava beni eve gidene kadar idare eder evde hallederim dedim hava çok sıcaktı çünkü. Benzinlikte havayı bastım 1 dakika pedal çevirdim-çevirmedim lastik indi. Hemen dedim fena patlattık sanırım :D Şehrin ortasında binaların arasında o sıcakta bisikleti yapmaktansa, elimle iterek eve kadar götürdüm. Neyse eve kendimi attım akşama kadar uyumuşum zaten. Sonra inip hallettim.
             Ertesi gün Bolkarlar Bisiklet Şenliği' nde tanıştığım arkadaşım Umut ile buluşmak üzere yola çıktım. Kanka akşam yemeği yemeye Çağrılara gidiyoruz Nüzhet Hoca da gelecek; sınavdan çıktılar şimdi dedi. Akşam yemeği orada yedik biraz kritik yaptıktan sonra ayrıldık. Umut ve Çağdaş bana klimalı odayı verdiler, sağ olsunlar :D Evdeki klimanın çalışıp çalışmadığından bile haberleri yok. Çok güldüm kendilerine hehe :D Sonrasında artık yola çıkma vaktim geldi. Mersin-Antalya yoluna çıktım. Herkes burayı bir başka anlatıyor (çok sıkıntılı diye). Söylenenleri dinliyorum ama bir yandan da yaparım, geçerim ben buraları diye sallıyorum.
                                İlk gece kamp attığım nokta ıssızdı evet ama hiç sıkıntı çekmedim :d
            Cennet-Cehennem Obrukları, Kız Kalesi gibi ünlenmiş yerleri gezmekle meşguldüm. Ancak bunların dışında da az bilinen yerleri gezmek de artık alışkanlık haline geldi.
                                 İş Bankası-Maksimum Kart sağ olsun buralara ücretsiz girebiliyorum.
                Burası da Astım Mağarası. Astımı olanlar cidden girmemeli buraya. Nefesi daralıyor insanın burada. Sonra meşhur inişli çıkışlı yollara geldik. Anamur'a kadar olan kısmı geçerken dedim bitmiş olsun bu yollar çünkü etrafta su dahi hiç bir şey yok. Yollar dar ve tehlikeli. İki büyük araç yan yana geldi mi araçlar duruyor resmen. Bir taraf da bildiğiniz uçurum. Anamur'da kampı attıktan sonra tekrar yola koyuldum. Yine başladı bizim inişli çıkışlı dar yollar. Su yine yok. İnişli çıkışlı yerlere gelmeden yol kenarında sıkma mısır, çay, ayran yazan bir sürü küçük kulübe gördüm. Dedim neymiş bunlar? her yerde var, görmekten sıkıldım. Ama o dar yollarda böyle bir yer bulduğunuzda yokuş aşağı hızınızı alsanız bile durun. Mutlaka durun bir başkasına gitmek diye bir şey yok çünkü.
               Gazipaşa' dan sonrası artık düz. Manvagat'ta  Ankara Üniversitesi'nin tesisi var. Ankara SKS' den Aysun Hanım'la Özlem Hanım ilgilenip benim orada konaklamamı sağladılar; kendilerine çok teşekkür ediyorum. Benimle orada ilgilenen Halil İbrahim Bey'e de ayrıca teşekkür ediyorum. Sonrasında Antalya'ya kadar geldim. Beni burada dostum Hakan karşıladı.Kendisi bu turda bana katılabilmek için bisiklet aldı :D Antalya'da onun işlerini halledip yola beraber çıkacağız. Geldiğim günün akşamı da dışarı çıkıp biraz eğlendik.
             Turun ikinci etabı bitti. Bu etap 1678km yolu içine sığdırdı. 1. etap olan Karadeniz'de ise 857 km yol almıştım. Toplamda 2535 km'ye ulaşmış bulunmaktayım. Birazcık yavaşlayıp tatil yaparak yola devam edeceğiz. Bundan sonra Kuşadası'na kadar dostum Hakan bana eşlik edecek. Bu aynı zamanda yüklerin bir kısmından da kurtulacağım anlamına eliyor hehe :D
Saygılar, sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder